Patlama Patlamayi Hisset... |
| | Biraz da fıkra... | |
| | Yazar | Mesaj |
---|
witural96 Moderator
Mesaj Sayısı : 113 Yaş : 27 Nereden : İstanbul Kayıt tarihi : 10/10/08
| Konu: Biraz da fıkra... C.tesi Ekim 11, 2008 8:59 pm | |
| YASSI TAVUK
Karadeniz'i gezen bir adam yolda aniden önüne çıkan tavuğu ezmiş. Hayvanı ezdiği için üzüntü duymuş ve gidip sahibine en azından parasını vermek istemiş. Almış tavuğu ve hemen oradaki köye gitmiş. Elindeki tavukla kahveden içeri girmiş ve : - Afedersiniz; ben hemen köy dışında bu tavuğu ezdim. Sahibini arıyorum, en azından parasını vereyim diye. Acaba bu tavuğun sahibi kim ? Bunun üzerine hep beraber tavuğa bakan Lazlar : - Hemşerim sen yanlış geldin. Bizim köyde böyle yassı tavuk bulunmaz.
TEMEL İLE YUNAN ASKERİ
Temel askerligini yunan sinirinda yapiyormus. Temel'in cani cok sikiliyormus. Yunan'a bir islik calmis elleriyle "Havaci misin?" isareti yapmis, Yunan aldirmamis. Bir islik calmis elleriyle "Karaci misin?" isareti yapmis, Yunan aldirmamis. Bir islik daha calmis "Denizci misin?" anlaminda yuzme isareti yapmis, yunan aldirmamis. Bir islik daha calmis. El haraketi yaparak "Topcu musun?" demis, yunan aldirmamis. Bir islik daha calmis "Gozcu musun?" anlaminda durbun isareti yapmis, yunan aldirmamis. Nöbetler degismis sira yine Temel'le Yunan'a gelmis. Yunan'a hadi sinira git demisler yunan da: - "Ben oraya gitmem. Orada bir deli turk askeri var, bana hava kararinca yuzerek gelip sana bir koyacam gozlerin firlayacak diyor.."
SARIŞIN
Temel ile Cemal bir gece kulübünde içki içmektedirler, Temel, Cemal'e barda oturan güzel sarisini gostererek, "Cemal ben kariyi tavlarim" demis. Ve kalkmis sarisin bayanin yanina gitmis. Sarisin bayana "Birlikte bir icki icebilir miyiz" demis. Kadin, "BMW araban varmi?" diye sormus, Temel, "Yoktur" Kadin, "Karadeniz'de iki katli, genis bahcesi olan bir villan varmi?" diye sormus, Temel, "Yoktur" Kadin, "Senin bankada yüksek meblagli bir hesabinda yoktur" demis. Temel, "Yoktur" Kadin, "O zaman çek arabani" der, ve Temel Cemal'in yanina gider, Temel, "Ula Cemal benim Limuzini sana versem senin BMV'yi bana verir misin" Cemal, "Veririm" Temel, "Acaba benim bankaya gitsem bana bir hesap acarlar mi?" Cemal, "Acarlar" Temel, "Bunlari hallettikte, acaba babama Karadenizdeki villanin ücüncü katini nasil yiktiracagiz?"
DUYMASIN
Cemal ile Temel askerde beraber nöbet tutarlarken, komutanları bir bakmış Cemalin elinde bir mektup, okuyor. - N'apıyorsunuz, demiş. Temel: - Sevculumden mektup celdi. Okuma yazma pilmem, Cemal okuyo pağa. - Peki Cemal'in kulaklarındaki pamuk ne? Temel: - Mektubu tuymasin diye....
BİZİM KARI
Mahkemede hakim, Temel'e sormus; - Kiminle evlisin? - Bizum kariylan! Hakim sinirlenmis,; - E, herhalde. Sen hic erkekle evlenen duydun mu? - Duydum tabi, nasil duymadum! - Kimmis,? - Bizum kari.
GÜMRÜK
Trabzonla Rize arasında bir zamanlar gümrük varmış. Temel hergün bisiklet ve önünde bir kum torbasıyla gümrükten geçermiş. Bir gün Gümrük Memuru bu durumdan kuşkulanmış. Temel'e : - Dur. Ne geçiriyorsun gümrükten, demiş. Temel : - Kum, demiş. Memur kum torbasına elini sokmuş karıştırmış gerçekten sadece kum varmış torbada. Bu olaydan sonra Temel yıllarca gümrükten bisikletle önünde kum torbası olduğu halde geçmiş. Yıllar sonra Trabzonda bir kahvede Temelle Gümrük Memuru karşılaşmış. Gümrük Memuru : - Ula Temel artık emekli oldum sana birşey yapamam gerçekten ne geçiriyordun gümrükten?, demiş. Temel: - Bisiklet, demiş
SEMPATİK
Temel Cemal'e anlatıyormuş: - Bi herif bana çok sempatiksiniz dedi. - O ne demektir? - Pek de pilmeyrum ama, her ihtimale karsi furdum oni.
EVDEKİ KUZİ
Bir inşaata amele alınacaktır. Alınacak elemanları kalfa Cemal'in seçmesi istenir. Adaylar kalabalıktır. Bu durumda Cemal sınav yapmaya karar verir. - Pize 1 kisi lazımdur. Pu nedenle sizu imtihan edeceğum. Bir ara gözü Temel'e ilişir. Burnundan tanımıştır. Hemşehrisini işe almak ister. Önce Temeli sınava alır ve sorar. - Hemşerum söyle baa bakalum.. Sana 3 kuzu verdum, sonra 2 kuzu daha verdum kaç kuzu oldi? - 6 tane oldi. Cemal biraz bozulur ama çaktırmaz. - Tabi bu soru biraz zor oldu piraz taha kolayini sorayum. - Sana 2 kuzu verdum, sonra 1 tane taha verdum kaç kuzi oldi ? - Tört kuzi oldi. Cemal sinirlenir, Ama hemsehrisinide işe almak ister. - Peçi 1 kuzi verdim, sonra bir kuzi taha verdum kaç etti ? - Üç etti. Bunun üzerine Cemal iki tokat çakar ve tekrar sorar. - Pir kuzi verdum, kaç kuzin oldi? - İçi tane. Cemal iyice sinirlenir ve Temeli iyice döver. - Ulan hemşeru teyup işe almak istedum, sende tam salakmişsun. Ula sağa pir kuzi vermişsem pir kuzin olur anladun mi? - Olir mi, der Temel. - Penum evde bir kuzi de kendumin var.
VİTES
Temel birgün son model bir mercedes araba ile Trabzon'a gelmiş ve arkadaşları ile muhabbete başlamış; Konu arabalardan açılınca, Temel başlamış arabasını övmeye, Almanlar ne kadar zeki insanlar yahu, yaptıkları araba dört dörtlük. Şöyle iyi araba, böyle rahat araba, çok hızlı araba vs. neyse böyle konuşulurken iş iddiaya binmiş ve Temel 'Ben arabamla Trabzon'dan Samsuna 4 saatte giderim' demiş. Arkadaşları gidemezsin demişler. Temel hemen heyecanlanarak arabasına binmiş ve 'gideyimde görün uşaklar'demiş. Arkadaşları 'iyide biz senin oraya ne zaman vardığını nereden bileceğiz demişler.' Temel'de 'Samsun'a varınca telefon ederim.' demiş. Ordan hemen biri atılmış ve 'iyide Samsun'dan aradığını nereden bileceğiz. Sen git şu kişiyi bul ordan, o bizi arasın.' demiş. Temel adresi alarak yola çıkmış ve 3,5 saatte Samsun'a varmış, sözü edilen kişiyi bulmuş ve Trabzon'a telefon etmişler. Arkadaşları Temel'e 'oooo Temel iddiayı kazandın tamam hadi gel' demişler ve başlamışlar Temel'i beklemeye. Aradan 5 saat geçmiş Temel yok. gece olmuş Temel yok. Arkadaşları 'nerde kaldı bu yahu' diyerek evlerine gitmişler. Sabah erkenden herkes birbirine 'Temel geldimi? ' diye sormuş ama kimseden cevap yok. O gün de Temel efendi Trabzon'a teşrif etmemiş. Ertesi gün sabah yine yok, öğleden sonra çıkmış gelmiş!. Arkadaşları Temel'e hemen 'yahu Temel Samsun'a 3,5 saatte gittin 3 günde ancak döndün, ne oldu uşağım' demişler Temel de ' Sormayın be arkadaşlar bu Alman'lar ne gerizekalı bir millet' demiş. Arkadaşları ' Ne oldu Temel' demişler Temel ' Şu güzelim arabayı yapmışlar, 5 tane ileri vites koymuşlar ama 1 tane geri vitesi koymuşlar' demiş.
4 KİŞİLİK EĞİTİM UÇAĞI
Dört kişilik bir eğitim uçağı karadenizde mezarlığa düşmüş...... Lazlar 80 ceset çıkarmışlar ve ölü sayısının artmasından korkuyorlarmış
SAPIK DOKTOR
Psikolog karşısındaki sinir hastası bir genci teste tabi tutmaktadır.Kağıt üstüne bir dikörtgen çizip : -Bu size neyi hatırlatıyor? diye sorar. Hasta : -İçinde kadın bulunan bir yatağı, diye cevap verir.Arkasından psikolog kağıda büyükçe bir kare çizer.Hasta, bu kez : -İçi kadın dolu bir oda, der. Derken, çok büyük bir dikdörtgen çizdiğinde, hasta bu sefer de : -Bu da içi kadın dolu bir ev, deyince, psikolog dayanamaz : -Tamam beyefendi, der.Siz bir kadın budalasısınız. Ama psikolog daha lafını bitirmeden, hasta bağırır : -Ne, ben mi?Aslında sen kadın budalasısın be! Sabahtah beri bana terbiyesiz resimler çiziyorsun...
İYİ Kİ SCANNER İSTEMEMİŞİM
Komutan Emir erini çağırmış : -" Bana derhal bir lazer yazıcı bul! -"Emredersin komutanım" deyip fırlamis emir eri...Ve üç dakika sonra yanında başka bir erle beraber komutanın karşısına dikilmiş... -"Komutanım ! Bu hem Laz, hem de er...Ayrıca okuması yazması da var. Size yazıcılık yapar..." Komutan: ( burnundan soluyarak )" -İyi ki scanner istememişim! ...
AKILLI ER
Bir albay, bir er, bir yasli kadin ve bir de genc kiz trende ayni kompartmanda yolculuk etmektedir. Tren bir tunele girip kompartman karardigi zaman, MUCUK bir öpücük sesi ve ardindan SIIRRRRAAAK ! diye bir tokat sesi duyulur. Tünelden ciktıktan sonra yasli kadin "Aferin genc kiza Nasil yapistirdi tokadi" diye düsünmekte ve kafasini sallamaktadir. Genc kiz da "Zevksiz herif bu morukta ne buldu ki , bi de öpmeye kalkti ama kadin da iyi yapistirdi " diye dusunmektedir. Albay ise "Ulan bizim esoglusu er, kizi öptü. Tokadi biz yedik" diye yanarken er de icinden soyle düsünmektedir: "Hehe. Aferin lan bana. elimi öpüp nasil yapistirdim tokadi albaya...
ESTETİK AMELİYATI
Bir kari-koca cok kotu bir kaza gecirirler. Kadinin yuzu tamamen yanar. Plastik cerrahlar kadinin yuzunu eski haline getirebilmek icin deriye gerek oldugunu ama kadindan deri alamayacaklarini soyleyince kocasi deri vermeye Gonullu olur. Fakat kocasindan alinacak deri popo bolgesinden alinacaktir.. Adam bu bilginin karisina soylenmemesini ister cunku moralinin bozulacagindan cekinmektedir. Ameliyat tamamlandiktan sonra kadin eskisinden de guzel gorunur. Her goren bu muhtesen guzellik karsisinda hayrete dusmektedir. Birgun kadin kocasi ile basbasa kaldiginda ; - "Hayatim cok tesekkur ederim. Benim bu halim senin Sayende. Sana nasil tesekkur etsem?" ...deyince kocasi cevap verir : - "Tesekkure gerek yok hayatim. Annen seni her optugunde ben gerekli mutlulugu duymaktayim zaten"..
BİYOLOJİ SINAVI
Biyoloji dersinden yapılacak sınav için sınıftaki herkez acayip çalışmış, notlar fotokopiler havada uçuşmuş. Daha sonra sınavın yapılacağı gün gitmişler bir de bakmışlar, ortada kağıt kalem yok sadece sıra sıra mikroskoplar. Hocada başlarında bekliyorken demiş ki, "Bu mikroskaplarda lam'da bir böceğin bacağı var, sınavınız bacağından böceği tanımak" Tabi hemen itirazlar ama fayda etmemiş, hoca dediği dedik. Öğrenciler mikroskopların başına geçmiş. Ama bir şey yapamıyorlar. En sonunda biri dayanamamış, kapıyı çarpıp çıkmış. Hoca arkasından seslenmiş "Kimsin ulan sen, kapıyı çarpıp çıkıyorsun?" Kapı hafifçe aralanmış ve bir bacak uzanmış" Tanısana hadi lan tanısana kim olduğumu"
BU EŞŞEKLE NEREYE GİDİYORSUN
Mehmet Bey köpeğinin tasmasından tutmuş yolda giderken, hoşlanmadığı bir komşusuyla karşılaştı. Komşu sordu: - Bu eşekle nereye gidiyorsun? - Yahu bu köpek be, diye tersledi Mehmet Bey. Köpekle eşeği birbirinden ayıramıyor musun? Komşu aldırışsız: - Ben köpekle konuşuyorum. Sen ne diye söze karışıyorsun?
CENNET DOLUP TAŞMIŞ
Bir gün padişah Nasreddin Hoca' ya sormuş. Hocam ben ölünce cennete mi gideceğim yoksa cehenneme mi, söyle bakayım? demiş. Hoca padişahtan korkmadan : -Cehenneme gidersiniz padişahım? demiş. Padişahın sinirden sakalları titremiş. Bu durumu gören Hoca : -Kızmayın padişahım ben aslında size cennete gidersiniz diyecektim fakat sizin cellatlarınızın kılıçlarıyla ölen suçsuz kişilerden cennet dolup taşmış.Bu yüzden cennete sığmazsınız diye cehenneme gidersiniz dedim, demiş | |
| | | witural96 Moderator
Mesaj Sayısı : 113 Yaş : 27 Nereden : İstanbul Kayıt tarihi : 10/10/08
| Konu: Geri: Biraz da fıkra... C.tesi Ekim 11, 2008 9:27 pm | |
| İzmirli avukat dava için Trabzon’a gelmiş. Sohbet esnasında, okunan duaların ölünün ruhuna gidip gitmeyeceği tartışılmış.
Avukat, okunan duaların ölülerin ruhuna gideceğine inanmıyormuş.
“Seni ancak Cansız Hoca ikna edebilir” demişler.
Hocanın tavla oynadığı kahveye gidilmiş. Adam sorusunu yineleyince, aralarında su diyalog geçmiş.
- Elbette gider. - Peki nasıl gider? - Senin anan, hanımın, kızın var mı? - Var. - Nerede oturuyorlar? - İzmir'de. Senin ananı, avradını, kızını ..... deyince adam sinirlenerek hocanın üzerine yürümüş. - Ne biçim konuşuyorsun sen? - Niye sinirleniyorsun? Duaların buradan ahirete gittiğine inanmıyorsun da, küfürlerin buradan İzmir’e gittiğine niye inanıyorsun? | |
| | | SaiLoR Yönetici
Mesaj Sayısı : 121 Yaş : 28 Nereden : İstanbul İş/Hobiler : PC / PS / WarRock İsim : Bartu Kayıt tarihi : 05/10/08
| Konu: Geri: Biraz da fıkra... Paz Ekim 12, 2008 4:59 pm | |
| Eline klavyene sağlık egecan | |
| | | witural96 Moderator
Mesaj Sayısı : 113 Yaş : 27 Nereden : İstanbul Kayıt tarihi : 10/10/08
| Konu: Geri: Biraz da fıkra... Paz Ekim 12, 2008 7:15 pm | |
| Eyvallah komutan | |
| | | GuneSun Yönetici
Mesaj Sayısı : 176 Yaş : 27 Nereden : İstanbull Kayıt tarihi : 15/10/08
| Konu: Geri: Biraz da fıkra... Cuma Ekim 17, 2008 5:15 pm | |
| - SaiLoR demiş ki:
- Eline klavyene sağlık egecan
mousuna da sağlık çok güzel olmuş | |
| | | özge'mmm {1. Seviye} Aktif Üye
Mesaj Sayısı : 118 Yaş : 28 Nereden : İstanbul/Cent İsim : osqe Kayıt tarihi : 15/10/08
| Konu: Geri: Biraz da fıkra... C.tesi Ekim 25, 2008 12:43 pm | |
| Türk İcatları Ancak Türklerin yapabileceği icatlar
bitmeyen piknik tüpü
sigara cepli çorap
topuğu basık ayakkabı
köpüklü su musluğu + şampuan konulan şofben
elektrik sayaci durduracagi
bujibasi torpusu
malzemeden calindigi halde yikilmayan bina
döner pişiren mikrodalga
laf atan korna
elektrikli kulak karıştırma makinası
minibüs arkasından para uzatmak için şöförün yanına kadar uzanan demir çubuklu tesisat
yolda yururken bir yerlerin kasindigini algilayan ve otomatik olarak kasimaya basliyan alet
güdümlü anne terliği
sıcak su ısıtmalı maşrapa
kurban kesme makinesi
gerektiğinde kırmızı yanabilen yatak odası abajuru
koruklu dolmus kapisi boylece minibusculer daha fazla yolcu alabilirler
basamakta durana carpmiyan otomatik kapi
bacağı kesik gaziler için yarım otobüs koltuğu
deriye yapışan, suda kaymayı sağlayan deve güreşi mayosu
pembe dizi saatlerini dijital ekranında scroll eden bulaşık makinaları,buzdolapları
otobüste yan koltukta oturan kişinin gazetesini rahat bir şekilde okuma imkanı veren zoomlu gözlük
namaz vaktini hatırlatan müslüman guguk kuşlu saat
spor tutkunları için tribünlere yeni bir ses, taze bir soluk getiren küfür eden korna (korna başlığı değiştirilmek suretiyle istenen küfür seçilebilir)
otomobil severler için meme yapmayan platin
düğmesine basıldığında "dü-lüü" sesi veren fake-akbil
dolma sarma makinesi (ki yapildi gururla satiliyor)
kopuklu turk kahvesi yapma makinesi
tavana degistirilebilir duvar kagidi, boylece atilan cig kofte yapistiginda tavanda iz birakmayacaktir.
enseye monte edilen otomatik burun karistirma makinasi.
agza takilan ve dislerle sise kapagi acmayi kolaylastiracak acacak.
bir ortamda bulunan kisilerle tanismayi saglayacak herhangi bir cihaz, gerci bunu saglayan bir alet icat etmisiz yakin zamanda. (bkz: turk genci tanismak ister)
halk tipi kaza hasar tespit cihazi. arabalarin uzerinde bulunan bir sensora tutulur, arabalarda kaza sonrasi ne kadar hasar oldugunu bildirir.
şarjı hiç bitmeyen cep telefonu
ben turkum abi diyen robot (bkz: i robot).
polis kontrolünden önce kendiliğinden takılan emniyet kemeri
kahvelerde el altından kiralanacak okey ışınlama makinesi.
radara yakalanmayı önleyen, ayrıca porno film de oynatabilen çok işlevli cd.
ozqe'mmm | |
| | | özge'mmm {1. Seviye} Aktif Üye
Mesaj Sayısı : 118 Yaş : 28 Nereden : İstanbul/Cent İsim : osqe Kayıt tarihi : 15/10/08
| Konu: Geri: Biraz da fıkra... C.tesi Ekim 25, 2008 12:57 pm | |
| Türk İcatları Ancak Türklerin yapabileceği icatlar
bitmeyen piknik tüpü
sigara cepli çorap
topuğu basık ayakkabı
köpüklü su musluğu + şampuan konulan şofben
elektrik sayaci durduracagi
bujibasi torpusu
malzemeden calindigi halde yikilmayan bina
döner pişiren mikrodalga
laf atan korna
elektrikli kulak karıştırma makinası
minibüs arkasından para uzatmak için şöförün yanına kadar uzanan demir çubuklu tesisat
yolda yururken bir yerlerin kasindigini algilayan ve otomatik olarak kasimaya basliyan alet
güdümlü anne terliği
sıcak su ısıtmalı maşrapa
kurban kesme makinesi
gerektiğinde kırmızı yanabilen yatak odası abajuru
koruklu dolmus kapisi boylece minibusculer daha fazla yolcu alabilirler
basamakta durana carpmiyan otomatik kapi
bacağı kesik gaziler için yarım otobüs koltuğu
deriye yapışan, suda kaymayı sağlayan deve güreşi mayosu
pembe dizi saatlerini dijital ekranında scroll eden bulaşık makinaları,buzdolapları
otobüste yan koltukta oturan kişinin gazetesini rahat bir şekilde okuma imkanı veren zoomlu gözlük
namaz vaktini hatırlatan müslüman guguk kuşlu saat
spor tutkunları için tribünlere yeni bir ses, taze bir soluk getiren küfür eden korna (korna başlığı değiştirilmek suretiyle istenen küfür seçilebilir)
otomobil severler için meme yapmayan platin
düğmesine basıldığında "dü-lüü" sesi veren fake-akbil
dolma sarma makinesi (ki yapildi gururla satiliyor)
kopuklu turk kahvesi yapma makinesi
tavana degistirilebilir duvar kagidi, boylece atilan cig kofte yapistiginda tavanda iz birakmayacaktir.
enseye monte edilen otomatik burun karistirma makinasi.
agza takilan ve dislerle sise kapagi acmayi kolaylastiracak acacak.
bir ortamda bulunan kisilerle tanismayi saglayacak herhangi bir cihaz, gerci bunu saglayan bir alet icat etmisiz yakin zamanda. (bkz: turk genci tanismak ister)
halk tipi kaza hasar tespit cihazi. arabalarin uzerinde bulunan bir sensora tutulur, arabalarda kaza sonrasi ne kadar hasar oldugunu bildirir.
şarjı hiç bitmeyen cep telefonu
ben turkum abi diyen robot (bkz: i robot).
polis kontrolünden önce kendiliğinden takılan emniyet kemeri
kahvelerde el altından kiralanacak okey ışınlama makinesi.
radara yakalanmayı önleyen, ayrıca porno film de oynatabilen çok işlevli cd. | |
| | | AlDenSa Yönetici
Mesaj Sayısı : 146 Nereden : İstanbul İsim : AlDenSa Kayıt tarihi : 05/10/08
| Konu: Geri: Biraz da fıkra... Ptsi Ekim 27, 2008 7:43 pm | |
| valla ne diim doğrudur | |
| | | | Biraz da fıkra... | |
|
Similar topics | |
|
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |
|